Dışarda çocukla nasıl ve nereye kadar rahat olunmalı/olunabilir? Diğer insanların sınırları nerede başlar?
Beni tanıyanlara sorsanız rahat bir karakter derler benim için, öyle pek takıntım yoktur, titizlenmem herşeye, koşullara, değişimlere ve ortamlara uyum sağlarım. Anne olunca da bu durum böyle devam ediyor. Pek öyle çocuğun düzeni bozulmasın diye evde de oturmadığımız için yetişkin mekanlarda dolaşıyoruz sıkça.
Hal böyle olunca restoran/işletme sahiplerinden, oralara gelen konuklara kadar pek mutlu bir tablo oluşmayabiliyor çevremde. Rahatım ya, Alya'yı da rahat yetiştiriyorum ya tuzu mu alıyor eline
"al kızım" diyorum
"aa dökülüyor mu" diyip onunla birlikte döküyorum :)
Mekan sahipleri sinir oluyor bana, arkamdan berimden dolanıp etrafı düzenliyorlar. Tabi ki ben zaten onlardan önce temizlemeye girişiyorum, bıraksalar temizlicem zaten. Hani evde nasılsan dışarda da öyle ol denir ya etik açıdan, ben aynen evde de böyleyim, durum kendi içinde uyumlu yani :) Evde de bu sefer Evren şaşırıyor:
"hıh naaptin Alya bak kirlendi battı etraf" diyor,
bense "onemli degil toparlarim ben simdi" yaklasimindayim.
Sex&thecity dizisindeki bir sahne geliyor gözümün önüne hep: çocuk sahibi olmayan/olmak da istemeyen karakter yemek yerken yan masadaki çocuğun hareketlerinden çok rahatsız oluyor, şikayet ediyor--haklı olarak-- ve diyor ki
"ben mecbur muyum bu gürültüye bu rahatsızlığa maruz kalmaya, isteseydim bunu zaten çocuk yapardım"
çocuk 1 saniye sonra kadının yüzüne spagetti fırlatıyor :)
Çok doğru, çok haklı, ama gel gör ki bir çocuğu öyle put gibi oturtmak mümkün değil, henüz oturduğu yerde boya yapacak yaşta da değil, ya çıkmaycaksın dışarı--münkün değil-- dışarı çıkınca da onu yapma bunu yapma aman ses çıkarma hem demek istemiyorum, hem de zaten nereye kadar engel olabilirsin çocuğa. Ya da çocuğunuzu oyalayacak güzel bir kız arkadaş grubunuz olacak, her yere onlarla gideceksiniz :)
Dolayısıyla ben bunun ikilemini yaşıyorum, rahatlığımdan ve engellemek istemediğimden etrafa sürekli bir rahatsızlık veriyoruz. Bir yanım rahatsız oluyor rahatsızlık verdiğimden, diğer yanım "amaaan ne yaparsın çocuk işte" bakışları fırlatıyor çevreye. Anneliğin ikilemleri her yerde!
Tüm bunların yanında çook tatlı insanlarla da karşılaşmıyor değiliz, durumun farkına varıp, çocukla çocuk olan, tüm güleryüzüyle hayatımızı kolaylaştıran dünya tatlısı garsonlar, işletme sahipleri ya da oraya yemeğe gelmiş diğer insanlar. Hayatın her alanında olduğu gibi, her tarz insan var, hayatı zorlaştıran, bir de hayatınıza renk katanlar.
Siz ne yapıyorsunuz bu durumlarda çok merak ediyorum. Sus otur diye bastıranlardan mısınız, hiç evden çıkmayanlardan mı, yoksa çocuklarla nereye gidilir diye araştırmadan evden dışarı adım atmayanlardan mı?
Benim gibi rahat olanlarınız var mı, nereye kadar umursamıyorsunuz? Bir çözüm bulabildiniz mi duruma?