Salı, Aralık 16, 2014

Washi Tape ile yaratıcı aktiviteler

Pinterestten:


Bunlar da bizim evden:





Washi tape nedir?
Görmüş olduğunuz rengarenk bantlar. Çok yapışkan olmadığı için duvara bile yapıştırsanız boyayı kaldırmıyor. Kutu merakınız varsa ve benim gibi dondurma kutularını bile atamıyorsanız süper yaratıcı şeyler yapabilirsiniz. Alya da alıştı, bizim ev rengarenk oldu:)

Nerede bulunur? 
Tchibo'da da sıkça bulunuyor, D&R gibi kırtasiyelerde de var, biraz daha tuzluca sadece.

Bu da geçen seneden, washi tape yılbaşı ağacımız, biraz da gündemi yakalayalım.


Çarşamba, Kasım 12, 2014

İstanbul Kitap Fuarı

 

İstanbul Kitap Fuarı başladı,
çok uzak maalesef,
gidemiyoruz,
ama tüm kalbim orda tüm hafta,
bir de annem.
Benim yerime de gider misiniz.
Gitmişken de
Gökce Yavas'in resimledigi
Aytul Akal ve Mavisel Yener 'in şiirlerinden
zıplayan olur,
reçellisi olur,
mutlaka alın,
 imzalatmayı da unutmayın.
 
Benim ilk favorim "Dün"
Alya'nin ki ise "Falan Filan"
Üstelik okur okumaz ağzımıza yapıştı, sürekli tekrarlıyoruz bu şiiri
Merak ettiniz mi, hemen alın.
:)
 
Masal dolu günleriniz olsun.




Pazartesi, Kasım 03, 2014

Atlas Cocuk Dergisi - Kesfetmek için Bak!




Atlas Çocuk Dergisi bir harika.
Derginin verdiği Türkiye haritası daha bir harika.
Hele de yapıştırmayı seven bir çocuğunuz var ise--kim sevmez ki!
 
Şuanda Alya ezbere gösteriyor:
Bozcaada, İzmir, Ankara, TuzGölü, Kapadokya ve
en son gittiğimiz ve gitmeden önce iyice çalıştığımız Adana
aklinda kalmasını sağlayan en önemli şey de şey de her şehrin özelliğinin
yapıştırmayla pekişecek şekilde görselleştirilmesi.

Yanliz dergi Eylül sayısıydı, ben yazana kadar Kasım oldu
Ancak sizin için öğrendim, arşiv bulabilir misiniz diye.
Şu adrese mail atarsanız gönderiyorlar:

info@atlascocukdergi.com
 
Not : Buarada Babannemize çok teşekkür ederiz dergi için! :)
  

Gunaydın Kasım


-Photodiary of October-
 
 Herkese günaydın, sıcacık haftalar!
 
 


Perşembe, Ekim 30, 2014

Etsy Find - Wildthingsdresses

Konuşan elbiseler, tam çocuklara göre, hayal kuran, hayal yaşayan çocuklara, ben bayıldım.

Özellikle okulda --her ne kadar garipsesem de-- cadılar bayramı kutlamalarında dinazor kıyafeti giyeceği için çok sevinen bir ufaklığım olduğu için de çocukların çok seveceğini tahmin edebiliyorum.

Elbiseleri diken anne, eski öğretmen, 3 çocuktan sonra işi bırakır, evde çocuklarına kıyafet dikerken bunu bir iş haline dönüştürür.

Etsy mağazasının adı Wildthingsdresses, ilgilenenlere, adres  şurada.

https://www.etsy.com/shop/wildthingsdresses?ref=l2-shopheader-name









https://www.etsy.com/shop/wildthingsdresses?ref=l2-shopheader-name

Salı, Ekim 28, 2014

Kar yağınca güneşi özler insan ve Cumhuriyet bayramı

Buaralar bir sürü şey çınlıyor kulaklarımda...

*Salinger ile başladı, bir süredir hep anlatacak o kadar çok şeyim oluyor ki nereden başlasam bilemiyorum. ["There is so much I want to tell you and nowhere to begin" ]

Sonra yazsam ne olur, yazmasam ne olur diyorum, tam o sırada Özdemir Asaf kulağıma fısıldıyor:

"Yazmasam değil
Yazıp üstünü çizsem..
Ne olur
Ya bir şey, ya bir şey değil
Biri gelir, altındaki yazıyı okur
Biri, üstündeki çizgiyi."

Sonra bu hafta çocuklarının üzerine titreyen hassas, düşünceli ve çaresiz bir annenin şu sözlerini tekrarladı beynim:

"Bir çocuğu okula uğurlamak, birlikte yemek yemek ne kadar kıymetliymiş..."

Passenger diyor ki

"Ancak kar yağınca güneşi özler insan
Ancak kötü hissettiğin anda bilirsin ki öncesinde herşey yolundaymış"

Yarın unutaca(m)ksınız yine. Saçmasapan şeylere üzülmeye devam edece(m)ksiniz. Biliyorum. Doğamız böyle. Ama yine de siz şimdi hemen gidin ve sevdiklerinize sarılın, onlara sevdiğinizi söyleyin...

...Cumhuriyetimiz için Atatürk'e sevgimizi sunmakla başlamalı.


Cuma, Ekim 17, 2014

İncelik ve hayat ile başetmeyi öğren(t)me üzerine

 
Mehmet Pişkin
İnce olmak.
Naif kalmak.
Güzel bir hayat yaşamak.
Yorulmak.
Bir kısır döngüde kısılmak.
İlk düşündüğüm şeylerden biri çocuk oldu,
Çocuğu olsa gidemezdi,
Bu şekilde değil.
Yine de çok düşündürücü....
 
 
Sonra Alya'yı düşündüm
Çok mu hassas yetiştiriyorum.
Çok mu kırılgan.
Farkına varmadan.
Ağlamasın, üzülmesin, kılına zarar gelmesin.
Klasik bir türk annesi gibi, sanırım.
 
Annemi hatırlıyorum,
Bir gün okuldan iki göz iki çeşme gelmiştim,
Öğretmenlerden biri bana takmıştı, sınıfın ortasında rezil etmişti,
Çok ağırıma gitmişti de
Ancak eve geldiğimide koy vermiştim kendimi
Annem ertesi gün soluğu okulda almıştı.
 
Ben de yaparım tıpatıp aynısını.
Güçlüklerle karşılaştığında
Bunlarla başetmesini de öğrenmesi gerekli.
Değil mi.
Bunun bir yaşı var mı acaba?
Doru bir yöntemi?
Doğru bir dozajı?
 
Zannediyorsun ki doğru yapıyorsun,
Sonra sana hayat, aslında doğru zannettiğin şeyin yanlış olduğunu söylüyor.
Bir zaman sonra.
O zaman şimdi yaptığın şeyler de yanlış belki.
Belki..
 
 

Salı, Ekim 14, 2014

Maya Bozcaada



Bozcaada'da kalbimi bırakmama sebep olan bağ-evi.
Yan tarafta kendi üzüm bağları, kendi yaptıkları şarapları, peynirleri,
çok farklı ve parmaklarınızı yalatan mezeleri,
biz İstanbul'luların çoktandır unuttuğu lezzetteki domates ve biberleriyle
muhteşem bir yeme-içme mekanı.
Ancak öyle pazarlamaya ihtiyaçları yok, yolun kenarında tabelaları bile yok.
Gün batımı noktası Polente'de telefon ile rezervasyon yaparken bir kız yanaşıp soruyor:
"Yanlış anlamayın ama Maya deyince duydum konuşmanızı, nasıl bir yerdir biliyor musunuz,
biz de rezervasyon yaptık ama nasıldır, ne yenir bilmiyoruz,
iptal etsek mi acaba diye düşünüyoruz" dedi.
Dedim ki :
"-Verdiğiniz en güzel karar, mutlaka gidin."
 
Akşam yemeği biraz daha güzel ve özel sabah kahvaltısına göre, ama erken gidip gün batımını
jazz müziği ve üzüm bağları eşliğinde geçirmeli. Ölmeden önce gidilecek 100 yer listeme girer.
 
 
 

 
 



tekrar görüşmek dileği ile Maya...

Pazartesi, Ekim 13, 2014

Kapadokya Önerileri



Sürreal bir masal gibi Kapadokya.
Göreme'de kalın mutlaka.
Bir cave (mağara) otelde
Ve sabah çok erken değil, 7'de uyanın.
Havada asılı kalmış balonlar göreceksiniz
Kapınızın önünde
Sabahın serin sessizliği içinde rüyada mısınız, gerçek mi karar veremeyceksiniz bir süre
Bembeyaz kum gibi görünen sadece yaklaştıkça taşlaşan
O minicik peri bacalarına girin çıkın sonra
Çok eskiden içinde perilerin yaşadığına inanılan
Çocuklara ayrı heyecan veren bu bacalara:
 
"Acaba gözleri var mı?"
 
"Acaba periler mi yaşıyor gerçekten?"
 
Uchisar'da kaleye çıkın,
Bir de oradan seyredin Göreme vadisini
Gün batımını yakalarsanız balonlar sizindir
Güzelce bir de ziyafet çekebilirsiniz
Kalenin altlarında Şira'yı öneririm yemek için, tatlı sahibi ve
her bir misafirin adını tek tek öğrenen becerikli garsonuyla
Harika yemekleri ve şarapları olan bir yer.
 
Bir de Avanos'ta çömlek yapın
Kirletin ellerinizi, özellikle çocuklarla birlikte
Eğlenceli bir deneyim.




 



 -19 senelik arkadaşlık-

3 yaş için Doğal park
 
 
Kapadokya'nın ilhamı ile evde geçirilen yaratıcı vakit:


 

Salı, Eylül 16, 2014

So how was school today?

Alya geçen sene okula başladı, yarım gün, süper heyecanlı anne-baba modeli olarak yerimizde duramayarak soruyorduk:
"-Eee anlatsana bugün okul nasıl geçti, neler yaptınız?"
Eğer şanslıysak "-İyi" diye bir cevap alıyorduk.
Çoğu zaman o da yoktu, dedik ki olmayacak böyle, biz anlatalım o gün neler yaptığımızı, o da anlatır zamanla. İlk gün anlattık:
"Ofise gittim, telefonla konuştum, yemek yedim, toplantı yaptım.." Ertesi gün yine, ertesi gün yine.. bizimkinde tık yok kendine dair ama her gün işten geldiğimde sormaya başladı bizim akıllı bıdık:
"Anne bugün neler yaptın işte bana anlatır mısın?"
Sonra farkettik ki aslında durum onun için de benzerdi, her gün aynı arkadaşlar, aynı öğretmen ve oyun resim. Çok çok heyecanlandığı şeyler olunca zaten kendiliğinden anlatıyordu, bugün tiyatroya gittik  miki mouse gördüm.. gibi.
Şimdi bu sene facebbok'ta aşağıdaki sorular dolaştı yenilerde, süper sorular, sadece okuldaki zaman için değil, ayrı geçirdiğimiz zamanlarda da artık hep bu şekilde soruyoruz ve gerçekten heyecanla cevaplıyor o da.
Mesela "Bugün okulda ne yaptınız" değil "Bugün okulda en çok ne yapmayı sevdin?
 
Buyrun sorular:
1. What was the best thing that happened at school today? (What was the worst thing that happened at school today?)
1. Bugün okulda olan en iyi/kötü şey neydi?
2. Tell me something that made you laugh today.
2. Bugün seni güldüren bir şey anlatsana bana.
3. If you could choose, who would you like to sit by in class? (Who would you NOT want to sit by in class? Why?)
3.Eğer seçme şansın olsaydı,bugün kimin yanına oturmak isterdin? Kimin yanına oturmak istemezdin? Neden?
4. Where is the coolest place at the school?
4. Okuldaki en güzel yer neresi?
5. Tell me a weird word that you heard today. (Or something weird that someone said.)
5. Bugün duyduğun değişik bir kelime söyler misin bana?
6. If I called your teacher tonight, what would she tell me about you?
6.Öğretmenini arasam sence bana senin hakkında ne söyler?
7. How did you help somebody today?
7. Bugün birine yardım ettin mi, nasıl?
8. How did somebody help you today?
8. Bugün birisi sana yardım etti mi, nasıl?
9. Tell me one thing that you learned today.
9. Bugün öğrendiğin yeni bir şey söyler misin bana?
10. When were you the happiest today?
10. Bugn ne zaman en mutlu hissettin?
11. When were you bored today?
11. Bugün ne zaman sıkıldın?
12. If an alien spaceship came to your class and beamed someone up, who would you want them to take?
12. Bugün uzaylılar gelse ve sınıfınızdan birini götürmek istese, kimi götürmelerini isterdin?
13. Who would you like to play with at recess that you've never played with before?
13. Tenefüste daha önce hiç oynamadığın biriyle oynamak istesen kim olurdu bu?
14. Tell me something good that happened today.
14. Bugün hoşuna giden bir şey söylesene bana.
15. What word did your teacher say most today?
15. Öğretmeniniz en çok ne söyledi bugün?
16. What do you think you should do/learn more of at school?
16. Okulda daha fazla ne yapmak/öğrenmek hoşuna giderdi?
17. What do you think you should do/learn less of at school?
17. Okulda daha az ne yapmak/öğrenmek hoşuna giderdi?
18. Who in your class do you think you could be nicer to?
18. Sınıfta kim daha kibar olmalı sence?
19. Where do you play the most at recess?
19. Tenefüste nerede oyun oynuyorsun?
20. Who is the funniest person in your class? Why is he/she so funny?
20. Sınıfınızdaki en komik arkadaşın kim?
21. What was your favorite part of lunch?
21. Öğle yemeğinin en sevdiğin kısmı neresi?
22. If you got to be the teacher tomorrow, what would you do?
22. Yarın öğretmenin yerinde olsan ne yapardın sınıfta?
23. Is there anyone in your class who needs a time-out?
23. Sınıfta en çok kim yoruluyor?
24. If you could switch seats with anyone in the class, who would you trade with? Why?
24. Sınıfta yer değiştirmek istesen kiminle değişirdin?
25. Tell me about three different times you used your pencil today at school.
25. Bugün kalem kullandığın üç ayrı zamanı anlatır mısın.

Neyse işte yani siz anladınız, bu minvalde sorarsanız cevaplar daha tatmin edici gelecektir, garantili :=)

Tüm çocuklara başarılı, eğlenceli bir sene dilerim..

Çarşamba, Eylül 10, 2014

Koleksiyoncu



 
Küçükken benim bir peçete koleksiyonum vardı.
Renk renk, desen desen peçeteler
Hepsinden birer adet.
O günlerde bu kadar çok çeşit bulunmazdı kolay kolay.
Misafirliğe gittiğimizde değişik bir peçete görürsem gözüm parlardı
Sanki değerli bir taş görmüşüm gibi,
O peçeteyi kullanmaz, koleksiyonuma koyardım.
Bir süre sonra annem ve annanem de benim için peçete toplamaya başlamıştı hatta
Arada açar teker teker bakar, özenle geri koyardım kutusuna.
Universiteye kadar.
 
Şimdi yeni başlayan bir merakım var
Minik (vintage) tabaklar
Eskicilerde mevcut,
Soyları tükenmiş
ilk kez Thassos'un köyünde bir eskicide çok beğenmiştim bir tabak
60Euro
Minicik bir tabak
Adam demişti ki
"-Ama bu Rosenbahl"
Neyse o, kimse o Rosenbahl
Kıyamadım o zaman.
Kaldı aklım.

Sonra başladım dolanmaya
Çukurcuma'da.
Gözlerim yine başladı parlamaya
Birilerinin istemeyip attığı minik pek kibar tabakları gördükçe
Hacımemiş'te buldum bu tabakları da, Çeşme'de
Ve başladı koleksiyonum.

Not:Baykuş'lu tabak sadece Bozcaada'dan, ve pek vintage sayılmaz ama idare edecek kadar güzel.

Vintage günler dilerim...

Pazartesi, Eylül 08, 2014

Gunaydin

 
 
When it rains look for rainbows
When it's dark look for stars
 
Derin bir nefes alıp yeni (zor) bir haftaya başlamaca.
Ve bir
 
Film önerim var bu hafta :
 
Çizgili pijamalı çocuk 
 ( The boy in striped pijamas )

Pazartesi, Eylül 01, 2014

Aylardan beyaz

 
Bir klasik artık benim için
biten Ay için saygı duruşu
 
Agustos, teşekkür ederim, 
Omuza ihtiyacım vardı, ve sen oradaydın.
Beyazdın doyasıya.
Bir gelin gibi.
 
Şimdi artık Eylül gelebilir,
Sarı Eylül...
Azıcık üşüyelim, yeni hayaller kuralım
Bakarsın süprizler de yaparız karşılıklı
Kimbilir...
 
 


Pazartesi, Ağustos 11, 2014

Bir çocuğun kalbine giden yol


Baba (B) : "-Alo"
Alya (A) : "-Alo?"
B :"-Sen şimdi nerdesin?"
A :"-İşteyim, eve geliyorum."

 
B :"-Neyle geliyorsun?"
A :"-Roketle!"
B :"Hiç roket tamircisi duymadım, roket bozulduğu zaman ne yapıyorsun?"
A :"Ben aynı zamanda roket tamircisiyim."
...


Sonra babaya bir mail geldi, cevaplaması gereken. "Role playing"'e kendini kaptıran Alya 10-15 dakika bekledi babasının yanı başında, kıpırdamadan, kaptırdığı role devam ederek, kendi de gelen  mesajları cevapladı çalışmayan telefonundan. Ve babasından başka kimseyle oynamadı oyunu.
 
 Oyunun gücü.
 
Bir çocuğun kalbine giden yol buradan geçiyor, oyundan.
Var mı şüphesi olan?




Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...